Ben, 1991 yılında Edirne'de doğdum. Küçük yaşlardan itibaren sporla iç içe bir hayatım oldu. 8 yaşımda koşuya başlarken, 9 yaşımda hentbol oynamaya başladım. Bu erken yaşlardaki sporla tanışıklığım, benim için sadece bir hobiden çok daha fazlası oldu ve spor hayatımın
temelini oluşturdu. Zamanla sporu sadece eğlenceli bir aktivite olarak görmekle kalmayıp, onu bir yaşam tarzı haline getirdim. Üniversite hayatımda, spor alanındaki bilgilerimi derinleştirerek profesyonelleşmeye karar verdim. 2014 yılında Trakya Üniversitesi'nden Spor Yöneticiliği ve Beden Eğitimi Öğretmenliği bölümlerinden mezun oldum. Aynı yıl, 2 kademe vücut geliştirme ve fitness antrenörlüğü belgesi alarak, aldığım eğitimle birlikte spora olan tutkumun sadece bir hobi olmaktan çıkıp profesyonel bir kariyere dönüşmesini sağladım.
Üniversitemin birinci senesinden itibaren fitness eğitmenliği yapmaya başladım. Bu, sporla ilgili öğrendiğim teorik bilgileri pratikte de hayata geçirme fırsatı sundu. Ancak asıl büyük adımımı 2015 yılında atarak Coliseum Sport Life’a işe başladım. Burada, farklı spor
disiplinlerine olan ilgim arttı ve Fonksiyonel antrenman, pilates, Gyrotonic, yoga gibi birçok eğitim almaya başladım. Bu eğitimler, sporun yalnızca fiziksel değil, aynı zamanda zihinsel ve ruhsal yönlerini de keşfetmemi sağladı.
Almış olduğum eğitimler ve kazandığım deneyimler sayesinde, hem kişisel hem de profesyonel anlamda büyük bir gelişim kaydettim. Her bir eğitim, bana sporun ne kadar geniş bir alan olduğunu ve bedenin sağlığı kadar zihinsel sağlığın da önemli olduğunu öğretti. Pilates, Gyrotonic ve Yoga gibi disiplinler, hem kendi bedenimi daha iyi tanımama yardımcı oldu hem de bu bilgileri başkalarına aktarmama olanak sağladı. Ayrıca, 2021 yılından itibaren triatlon yapmaya başladım. Bu yeni spor dalı, bana fiziksel ve zihinsel sınırlarımı zorlama fırsatı sundu. Triatlon, dayanıklılık, strateji ve zaman yönetimi gerektiren bir spor olduğu için bana önemli dersler verdi. Hem antrenman hem de yarış deneyimleri, sporcu kimliğimi daha da güçlendirdi ve beni sürekli olarak gelişmeye yönlendirdi.
Spor benim için sadece bir yaşam biçimi değil, aynı zamanda tutkum ve hedefim haline geldi. Bu yolculuk, bana sadece sporun teknik yönlerini öğretmekle kalmadı, aynı zamanda disiplin, sabır ve kararlılık gibi hayatın her alanında kullanabileceğim değerli dersler de kazandırdı.
